Veri merkezlerine yönelik siber saldırılar herkesi ilgilendiren bir sorun haline geliyor. Peki veri merkezlerinin operatörleri giderek artan siber saldırı riskine karşı ne kadar hazırlıklı?
Ukrayna’da devam eden savaşın yanı sıra kinetik düşmanlıkların tırmanması olasılığı da artıyor. Aynı zamanda, çatışmanın Ukrayna sınırlarının ötesindeki hedeflere karşı büyük siber saldırılara yol açması da muhtemel görünüyor. Bu durum tüm dünyayı alarma geçirdi ve buna, günümüzün dijital merkezli dünyasının kritik bileşenlerinden biri olan veri merkezleri de dahil.
Siber düşmanlıkların Ukrayna’yı aşması durumunda veri merkezleri ateş hattında ön sırada olacaktır. Birleşik Krallık Ulusal Siber Güvenlik Merkezi'nin (NCSC) tam zamanında yayınladığı yeni rehber, "hizmet kaybının kademeli etkilerinin çok büyük olabileceği" konusunda uyardı.
Neden veri merkezleri ilk hedeftir?
Pandemi ve buna bağlı olarak uzaktan çalışmayla birlikte siber güvenlikteki dikkat dağıtılmış iş gücüne kaydı. Evden çalışma uç noktalarındaki ani artışın ve genişleyen kurumsal saldırı yüzeyinin getirdiği tehditler halen sürüyor ve bu tehditler ortadan kaldırılmalıdır. Ancak bu durum veri merkezigüvenliğini gölgede bırakmamalıdır. Bu stratejik açıdan önemli bilgi işlem ve veri merkezleri, gelişmiş tehdit aktörleri için en çekici hedefler arasında yer alıyor.
Neden? İster tek bir kuruluşa ait olsun, ister yönetilen hizmet sağlayıcıları ortak yerleşim firmalarının ve bulut hizmeti sağlayıcılarının (CSP'ler) sahip olduğu merkezlerde birden fazla müşteriyi barındırsın, veri merkezleri dijital tedarik zincirinde önemli bir halkadır. Veri merkezine bağlı olarak, bir saldırı sağlık ve finanstan enerji ve ulaşıma kadar çok sayıda kritik sektörü etkileyebilir.
Veri merkezleribirçok şirket içi kurumsal BT varlığından nominal olarak daha iyi korunur, ancak daha büyük bir hedeftir ve dolayısıyla saldırganlar için daha büyük bir getiriyi temsil eder. Tek bir veri merkezine saldırı düzenleyip yüzlerce veya binlerce kişiye tek seferde zarar vermek varken neden birden fazla hedefe saldırmak için zaman ve çaba harcasınlar ki?
Ana tehditler nelerdir?
2020'de dünya genelinde güvenliğe 12 milyar ABD doları harcamalarına rağmen, veri merkezi sahipleri, tehdit ortamının sürekli geliştiğinin de farkında olmalıdır. Siber saldırı olması halinde nihai hedef, hizmet kesintisi veya verilere zarar vermektir. Buna göre başlıca tehditlerden bazıları şunlardır:
Kötü amaçlı yazılımlar: ESET, şu ana kadar çatışmanın hemen öncesinde ve sırasında kullanılan ve dosyaları silmeyi hedefleyen üç tür yıkıcı kötü amaçlı yazılım algılamıştır: HermeticWiper, IsaacWiper ve CaddyWiper. Bunlardan ilki, işgalin başlamasından birkaç saat önce dağıtıldı. IsaacWiper işgalin ertesi günü Ukraynalı kuruluşları vurdu, ancak her ikisi de aylar öncesinden planlanmıştı. İlk erişim vektörü bilinmemekle birlikte, bu kötü amaçlı yazılım parçaları kritik dosyaları yok etmek için yazılmıştır.
Dosyaları silmeyi hedefleyen bu yazılımlarından hiçbiri veya Ukraynalı varlıkları hedefleyen dördüncü kötü amaçlı yazılım olan WhisperGate, özellikle veri merkezlerine odaklanmadı. Ancak, 2017'de Ukrayna'ya yönelik bir önceki saldırı, ülke dışındaki veri merkezlerinde yan hasarlara neden oldu. NotPetya, finansal motivasyona sahip bir fidye yazılımı parçası olarak gizlendi, ancak gerçekte, yeniden başlatılamaması için makinelerin Ana Önyükleme Kaydı'nı (MBR) hedef alan HermeticWiper gibi çalıştı.
Dağıtılmış hizmet aksatma (DDoS) saldırıları: Ukrayna devlet bankalarına ve hükümet web sitelerine karşı ciddi DDoS kampanyaları gördük. Kiev'deki yetkililer, işgal başladığından beri hükümet sitelerinin neredeyse sürekli saldırı altında olduğunu ve bazı durumlarda saldırıların 100 Gbps'ye ulaştığını söyledi. DDoS, daha gizli ve yıkıcı kötü amaçlı yazılım girişimleri başlatılırken, veri merkezi güvenlik personelinin dikkatini dağıtmak için de kullanılabilir.
Fiziksel tehditler: Bu size bir aksiyon filmi gibi gelebilir, ancak Ukrayna'da büyüyen savaşın bir parçası olarak veri merkezlerine yönelik sabotaj saldırıları göz ardı edilemez. Dahası raporlar, bankalar arası hizmet SWIFT'inin sahip olduğu bir İsviçre veri merkezinin yakın zamanda silahlı koruma altına altına alındığını gösteriyor. NCSC, yeni rehberinde bu riski şöyle vurguluyor:
“Bir veri merkezi sahibi olarak, kendinize veri merkezinize giden ayrı fiziksel iletişim yollarınız, çeşitli güç kaynağı ve yedek güç seçenekleriniz olup olmadığını ve bina hizmet odalarının fiziksel saldırı veya sabotaj ihtimalinden korunup korunmadığını sorun.”
Planlama ve sağlamlaştırma zamanı
Üçüncü ülkelere yönelik saldırıların henüz gerçekleşmemiş olması, veri merkezi sahiplerinin bundan çok da uzak olduğu anlamına gelmiyor. Gelişmiş tehdit grupları geçmişte, en az dokuz ABD devlet kurumunun ağlarını tehlikeye atan SolarWinds saldırıları gibi kampanyalarda becerilerini, gelişmişliklerini ve kararlılıklarını gösterdi. Saldırganlar, ekipmanlarını hazırlamak ve keşif yapmak için aylar harcayabilir. Hatta bazı gruplar, bazı veri merkezi BT ortamlarında zaten kalıcılık elde etmiş olabilir.
NCSC, veri merkezi sahiplerinin aşağıda verilen altı temel alana odaklanması gerektiğini belirtiyor:
- Tüm veri merkezi binaları dahil olmak üzere fiziksel çevre.
- Paylaşılan veri merkezlerindeki erişim kontrollerine özel olarak odaklanan veri salonu.
- Buluşma odaları (meet-me rooms); erişim kontrolü ve tarama, CCTV gibi izinsiz giriş algılama, giriş ve çıkış aramaları, raf koruması, anonimleştirme ve varlık imhası ile güvence altına alınmalıdır.
- İnsanlar, bu eğitim ve bilinçlendirme ile desteklenen iyi bir güvenlik kültürünün sürdürülmesi anlamına gelir.
- Fiziksel, personel ve siber güvenlik risklerini kapsayan risk değerlendirmeleriyle bir tedarik zinciri.
- Veri merkezi sahipleri, önleyici tedbirleri optimize etmeli, ayrıca tehditlerin etkilerini en aza indirmek için tehditleri algılamak ve bu tehditlere hızlıca yanıt vermek için taviz vererek adımlar atmalıdır.
Daha sıkı erişim kontrolleri, hızlı yama ve çok faktörlü kimlik doğrulama dahil olmak üzere siber dayanıklılığı geliştirmek için kullanabileceğiniz bir kontrol listemiz mevcut. Umarız işler o noktaya ulaşmaz. Ancak düşmanlıklar daha büyük bir çatışmaya neden olmasa bile, bu adımlar tüm veri merkezlerinin güvenli ve uyumlu temeller üzerine inşa edilmesini sağlamaya yardımcı olacaktır.