Birkaç haftadır sosyal medya hesaplarında ve bazı medya kuruluşlarında internette gezinen çocukları hedefleyen bir karakterden “MOMO Challenge” ve ayrıca “Mavi Balina” adlı bir oyundan bahsediliyor.
Aslı, astarını araştırmadan; olmayan bir karakteri hayatımıza kendimiz sokmaya çalışıyoruz sanki. Sözde videosunu sosyal medya hesaplarımızdan yayınlıyoruz! Üstelik bu asılsız video “çocuk psikolojisi” adlı bir hesapta bile yayınlandı.
Dünya genelinde Arjantin, Filipinler, Meksika, Hindistan gibi az sayıda birkaç ülkede söylentisi olan bir fenomenden bahsediliyor.
Karakter Japon sanatçı Keisuke Aisawa tarafından bir özel efekt firması olan Link Factory için yaratıldı.
Bahsi geçen oyunu ise kimse gerçekten görmedi, hiçbir güvenlik birimi siber zorbalık ile ilişkili bir oyun olduğuna dair kanıt sunmuş değil. Bazı yaygın medya kanalları da internet konusunda zaten tedirgin olan ebeveynlerin ilgisini çekmek için konu hakkında hiçbir araştırma yapma gereği duymadan yayın yapıyorlar.
Velilerin kendi kendilerine yaydıkları bir şehir efsanesi ile karşı karşıyayız. Bahsedilen bu karakter sonucu fiziksel bir zarar gördüğü rapor edilmiş bir çocuk yok.
Mavi Balina oyunu ise başlı başına bir problem. Adı ilk duyulduğunda Rusya’da 130 çocuğun ölümü ile ilişkilendirilmiş olmasına rağmen, bununla ilgili bir kanıt bulunmuş değil. Bununla ilgili ilk haber bir Rus gazetesinde isimsiz bir yazar tarafından yayınlandı ve arkası geldi. Özellikle Türk medyasında sık sık mavi balina haberleri ile karşılaşıyoruz.
Günümüzde siber saldırganların, bu işi para için yaptıkları biliniyor. Oysa ki bu iki olayda herhangi bir kazanç söz konusu değil. Sadece halk arasında panik yaratılıyor.
Momo ve Mavi Balina ister gerçek, ister paniğe neden olabilecek bir kandırmaca olsun, bir problem olduğu kesin!
Önümüzdeki aylarda haberlerin getirdiği ilgi nedeni ile gerçekten böyle bir oyun hazırlayacak yeni yetme korsanlara yol gösterecek anlamsız bir korku yaratıyoruz kendi elimizle.
Bütün bunlar tabi ki internet çok güvenilir bir yer anlamına gelmiyor. Artık evlerimizdeki birçok cihazın bağlı olduğu internet, büyük kolaylıklar sunuyor ama saldırganlar için de inanılmaz bir mecra.
Çocuklarımızın internette güvende olmalarını sağlamak istiyoruz ve bunun için yapabileceklerimiz, alabileceğimiz önlemler var.
Günümüz çocukları deyim yerindeyse internetin içine doğuyorlar. Onların internet ile iletişimlerini engelleyemeyeceğimizi en başından kabul etmemiz ve bu mecrayı beraber öğrenmenin yollarını aramamız gerekiyor.
Mümkün olduğu kadar çocuklarımızla beraber internette gezinelim, onları engellemeden ve tehdit etmeden nelerden hoşlandıklarını, hangi kanalları takip ettiklerini gözlem altında tutalım.
Onlarla konuşalım. Özellikle oyunlarda ve forumlarda tanıştıkları kişiler başta olmak üzere çevrimiçi ortamda tanıştıkları herkesin onların arkadaşları olmadığını açıkça belirtelim.
Mümkünse çocuklar sadece gerçek hayatta tanıştıkları kişiler ile oyun oynamalıdır. Mümkün değilse kimlerle konuştuklarına ve cinsel içerikli mesajlaşma veya resimlerinin talep edilmesi gibi olaylara karşı çok dikkat etmeleri gerektiğini öğretelim.
Her an çocuğumuzun yanında olamayacağımızı düşünerek, onların bu tür tehditlerle kendilerinin başa çıkabilmelerini sağlamamamız ve uzaktan da olsa bazı sınırlar belirlememiz gerekiyor.
Bu süreçte bilgisayar, telefon, tablet gibi cihazların üzerine yükleyeceğimiz ebeveyn koruması yazılımlarının önemi büyük. İnternette milyonlarca site, oyun portalı, uygulama mevcut. Ve bir velinin tüm bunlara hâkim olması beklenemez. Fakat ana hatları ile size neyin ne olduğunu anlatacak, uygulama ve zaman sınırları getirebilecek bir yazılımın faydası olacaktır. Bu sayede çocukların sadece önceden belirlenmiş sitelere girebilmesine izin verir, günde kaç saat oyun oynayabileceklerini belirleyebilir, dilerseniz ek zaman verebilir veya uzaktan kapatabilirsiniz.
İnternet’i çocuklardan, çocukları da internetten ayıramayacağımız bir çağda yaşadığımızı unutmayalım. Onları korkutmadan, tehdit etmeden ve ceza vermeden yaşadıkları dünyayı onlarla beraber keşfedersek emin olun çok daha sağlıklı bir ilişki içerisinde güvenle geleceğe taşıyabiliriz.